Annemin toprak dönem eserlerinde genelde çoklu (genelde 40'lı) düzenlemeler ve saklı mesajlar vardı. Örneğin "bir kahvenin 40 yıl hatırı var" veya "40 katır mı 40 satır mı" eserleri bunlara örnektir, bu eserler tek başlarına küçük birer obje olsalar da birlikte harika bir resim ortaya çıkarıyorlardı. Yıllar önce bir sergisini hatırlıyorum, vazolar ile ilgili bir düzenlemeydi, onun resmini bulamadım şu anda fakat çok etkilenmiştim. Şu anda IMKB'de olan bir kuşlu düzenlemesini hatırlıyorum, evimde olmasını çok istemiştim, bu eserler nerede şimdi bilmiyorum.. Duvar tabakları'nda ve düzenlemelerin genelinde astar üzerine dokular vardı, bu dokuları yaratmak için ilginç nesneler kullanırdı, örneğin "dün pazardan alınan patates filesi" veya "dantel örgü", kimi zaman şekilleri plastik tabakadan kendi keserdi. 200 parçadan oluşan düzenlemelerde her işin farklı olmasının nedeni hem bu, hem de ek olarak fırça darbeleri ve püskürtme kullanması idi. |
My mother's eart era works were dominated by installations and secret messages. Turkish idioms were used and they were converted into big installations, sizing from 40 to 200 and sometimes even more works. These objects were small alone, but when turned into an installation, the picture became quite amazing. I remember an exhibition where she made an installation with the vases, the sight was very amazing I still remember after many years. When it comes to wall plates, and indeed in most of the installations, the patterns were created by common objects such as the net for carrying patatoes and turkish pattern clothings, and sometimes she would cut plastic to make her own figures. This, combined with airbrush technique and brush strokes gives the works an unique look, even in the installations of 200 you cannot find similar patterns. They look same from the distance but very different in a close up. |